-
1 fotograf makinesi
İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > fotograf makinesi
-
2 fotoğraf
фотогра́фия (ж)* * *1) фотогра́фия2) (тж. fotoğraf resmi) фотока́рточка, [фотографи́ческий] сни́мокfotoğraf çekmek / çıkarmak — фотографи́ровать, снима́ть
fotoğraf makinesi — фотоаппара́т
fotoğraf muhabiri — фотокорреспонде́нт
alaminut fotoğraf — момента́льная фотогра́фия
boy fotoğrafı — фотогра́фия в рост / во весь рост
boyanmış fotoğraf — фотосни́мок с ре́тушью
havadan fotoğraf [alma] — аэрофотосъёмка
renkli fotoğraf — цветна́я фотогра́фия
vesikalık fotoğraf — фотока́рточка для удостовере́ния / докуме́нта
3) фото́граф -
3 fotoğraf
1) фотогра́фия2) (тж. fotoğraf resmi) фото[ка́рточка], фотографи́ческий сни́мок, [фото]сни́мокfotoğraf çekmek — фотографи́ровать, снима́ть
fotoğraf makinesi — фотоаппара́т, фотока́мера
vesikalık fotoğraf — фотока́рточка для удостовере́ния (докуме́нта)
3) фото́граф -
4 makine
- bileme makinesi
- boru bükme makinesi
- boru döşeme makinesi
- boru kesme makinesi
- buhar makinesi
- bulaşık makinesi
- büro makineleri
- cila makinesi
- çamaşır makinesi
- çim biçme makinesi
- çukur kazma makinesi
- delme makinesi
- dikiş makinesi
- dilim makinesi
- diyagonal kesme makinesi
- doldurma makinesi
- elektronik hesap makinesi
- emülsiyonlama makinesi
- fotograf makinesi
- hadde makinesi
- harç makinesi
- hendek açma makinesi
- hesap makinesi
- inşaat makineleri
- kalıplama makinesi
- kar temizleme makinesi
- kar yükleyici makine
- katran püskürtme makinesi
- kaynak makinesi
- kazı makinesi
- kenar kıvırma makinesi
- kırma makinesi
- kum püskürtme makinesi
- kurutma makinesi
- maden kesme makinesi
- malzeme deney makinesi
- otomatik kaynak makinesi
- paletli makine
- parlatma makinesi
- perçinleme makinesi
- perdahlama makinesi
- polisaj makinesi
- punto kaynak makinesi
- saç kurutma makinesi
- santrifuj makinesi
- sarsma makinesi
- sıva makinesi
- sistire makinesi
- soğutma makinesi
- soğutucu makine
- sondaj makinesi
- taş kırma makinesi
- taşlama makinesi
- toprak kazma makinesi
- tünel açma makinesi
- ufalama makinesi
- üniversal makine
- yazı makinesi
- yıkama makinesi
- yumuşak toprakta tünel açma makinesi
- yükleme makinesı
- zımpara makinesiİnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > makine
-
5 körüklü
име́ющий меха́körüklü fotoğraf makinesi — фотока́мера с меха́ми
См. также в других словарях:
fotoğraf makinesi — is. Fotoğraf çekerken görüntüyü duyarlıklı yüzey üzerinde tespit etmeye yarayan cihaz … Çağatay Osmanlı Sözlük
fotoğraf — is., Fr. photographe 1) Görüntüyü, ışığa karşı duyarlıklı cam, kâğıt vb. bir yüzey üzerinde özel makine ile tespit etme yöntemi 2) Bu yöntemle aktarılarak çoğaltılan resim, foto Bir de yadigâr olmak üzere fotoğraf bıraktı. Ö. Seyfettin Birleşik… … Çağatay Osmanlı Sözlük
makine — is., tek., İt. macchina 1) Herhangi bir enerji türünü başka bir enerjiye dönüştürmek, belli bir güçten yararlanarak bir işi yapmak veya etki oluşturmak için çarklar, dişliler ve çeşitli parçalardan oluşan düzenekler bütünü Tıraş makineleri ile… … Çağatay Osmanlı Sözlük
fotoğrafhane — is., Fr. photographe + Far. ḫāne Fotoğrafçının çalıştığı, fotoğraf çekilen veya fotoğraf makinesi satılan yer, fotoğrafçı Fotoğrafhanenin yapay ev dekoru içinde, dal inceliğinde bir genç kadın, iki parmağını, şakağına dayamış düşünüyordu. A.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
polaroit — is., di, fiz., Fr. polaroït 1) Geçirdiği ışığı polaran saydam yaprak 2) Çekim ve baskı işlemlerini çok çabuk ve otomatik olarak yapan fotoğraf makinesi 3) Bu makineyle çekilen fotoğraf … Çağatay Osmanlı Sözlük
açıklık — is., ğı 1) Açık olma durumu, aleniyet 2) Uzaklık, mesafe 3) Bitki örtüsü olmayan, çıplak yer 4) Boş ve geniş yer 5) Bir yerin uzaklara kadar bakılabilecek ve bakanın içinde ferahlık doğuracak durumda olması Kırlardaki açıklık insanı dinlendirir.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
almak — i, ır 1) Bir şeyi elle veya başka bir araçla tutarak bulunduğu yerden ayırmak, kaldırmak Sağ elinin çevik bir hareketiyle başındaki tülbendi çekip aldı. N. Cumalı 2) i, den Bir şeyi veya kimseyi bulunduğu yerden ayırmak Çocuğu okuldan aldı. 3)… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kolodyum — is., kim., esk., Lat. Fotoğraf makinesi camı yapımında ve cerrahlıkta kullanılan, alkolle eter karışımı içinde sıvı durumuna getirilen nitroselüloz … Çağatay Osmanlı Sözlük
objektif — sf., Fr. objectif 1) Nesnel Olayları elden geldiğince objektif bir şekilde vermeye özen gösterirdi. H. Taner 2) is., fiz. Fotoğraf makinesi, mikroskop, dürbün vb. optik aletlerle cisimlerden gelen ışınları alıp ekran üzerine yansıtan mercek veya… … Çağatay Osmanlı Sözlük
üçayak — is., ğı 1) Fotoğraf makinesi, televizyon kameraları vb. aletlerin üzerine oturduğu üç ayaklı düzen 2) Sacayağı 3) Bir halay çeşidi … Çağatay Osmanlı Sözlük